|
EĞİTİM
ÇALIŞANI, DİKKAT!
Son yılarda iktidara gelen tüm hükümetlerin (sağ- sol fark etmiyor) yaptığı gibi
AKP Hükümeti de gözünü çalışanların maaşlarına, ücretlerine, sağlık
harcamalarına, fazla mesailerine dikmiş durumda.1475 Sayılı İş Güvencesi Yasası,
Devlet Personel Rejimi Yasası, Yerel Yönetimler Yasası cilalı, süslü, "çağdaş(!)
" cümlelerle kamuoyunun karşısına dikiliyor. Hükümetler ne zaman "Bu iş böyle
gitmez, reform yapılmalı"dediyse hemen akıllarına işçi- memur ayırmadan çalışanların
haklarını budamak geliyor.
Biz eğitim çalışanlarının geleceği, yeni hazırlanan personel rejimi ve yerel yönetim
yasalarıyla hem amirlerin iki dudağı arasına hem de özelleştirilecek sermaye
sahiplerinin azgın kâr hırslarına terk edilmek isteniyor.
Öğrencilerimiz "eti senin kemiği bizim "mantığı ile piyasa koşullarının
rekabetine terk edilmek isteniyor.
Anayasamızın "Değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi
edilemez"maddelerinden olan "sosyal devlet" ilkesi göz göre göre çiğneniyor.
AKP Hükümeti bununla yetinmeyip anayasanın laiklik ilkesine göz dikiyor.Milli Eğitim
Bakanlığı'nda gerici, laiklik ilkesine şüpheyle bakan kadrolaşmalar yapıyor.
Yıllarca hiçbir demokratik ülkede yapılamayacak biçimde maaşlarımızdan
"zorunlu tasarruf " adı altında kesintiler yapıyor. Çalışanların kararlı
mücadelesi sonucunda anayasa mahkemesi "ödeyeceksiniz!" diyor, ancak AKP Hükümeti
müflis tüccar misali "Bugün git , yarın gel" kandırmacasına başvuruyor.
Üç kuruşluk hesabı kasten denkleştiremeyenler koskoca Cumhuriyet'in bütçesini yönetmeye
kalkıyorlar.
Evet! Biz de katılıyoruz. Bu böyle gitmez! Ancak bizim tercihlerimiz değişik. IMF, Dünya
Bankası direktifleriyle bağımsız, özgür bir ülke yönetilemez. Sermayeden,
hortumcudan, faiz geliriyle geçinenden yana olursanız bu ülke yönetilemez. Bütçenin
tamamını faize, iç ve dış borca, silaha, sahte yatırımlara harcarsanız hiçbir ülke
yönetilemez; çünkü çalışanlar kızar.
Çalışanları yoksulluğa, gelecekten umutsuzluğa sürüklerseniz sizin de geleceğiniz
olmaz. Tıpkı sizden öncekiler gibi.
Tüm bu saldırılar karşısında yıllardır eğitim emekçilerinin tek temsilcisi EĞİTİM
SEN var. Bundan böyle de var olacak.
Eğitim çalışanlarının hakları konusunda söylenecek sözleri, mücadele edecek yürekleri
olmayanlar da yerel ve genel yayın organlarında EĞİTİM SEN'e saldırıyorlar.
"Memur sendika mı kurarmış?" diyenlerin şimdi yüzleri kızarmadan güdümlü
sendikalarına atama, unvan vaatleriyle üye çağrısı yapıyorlar. Hükümetler değiştikçe
genel merkezlerinde "darbe" yapıp iktidarların güdümüne girenler çalışanların
haklarını koruyamazlar.
Sevgili Eğitim Çalışanları!
İktidar; ulusça biriktirdiğimiz alın terimizin, vergilerimizin, ülke kaynaklarımızın
paylaştırıldığı yerdir.
Gelmiş geçmiş iktidarlar ve bugünkü iktidar tercihlerini hiçbir zaman çalışandan
yana yapmamış ve hiçbir zaman bağımsız olmamışlardır. Öyle olsaydı IMF, DB
heyetleri kendilerini Dûyûn-ı Umûmiye'ye benzetmezlerdi.
Çalışanlar bugüne kadarki kazanımlarını hep taraf olarak, mücadele ederek,
biriktire biriktire, örgütlene örgütlene elde etmişlerdir. Bu mücadeleler sırasında
sürgünler ve kıyımlar yaşanmış üzüntüler çekmiş ancak dayanışma duyguları,
örgütlenme bilinçleri sendikalarımızı bugünkü güçlü ve saygın noktaya getirmiştir.
Hükümetler icraatleriyle hep sermayeden yana taraf olmuşlardır. Biz de eğitim çalışanlarından
yana tarafız. Ne zaman hükümetleri ulusal onura yakışır şekilde IMF'den, DB'den,
uluslar üstü sermayeden bağımsız görürsek o zaman bakacağız.
Taraf olmayanın bertaraf olacağını hiç unutmayacağız.
Bu düşüncelerle hareket eden EĞİTİM SEN eğitim çalışanlarının tek güçlü
temsilcisidir. Gücünü sendikalı sendikasız tüm eğitim çalışanlarından alır.
Eğitim Sen demokratik merkeziyetçi bir yapıya sahiptir. Şefi, reisi, emir komutası
yoktur. Demokrasi kültürünü kendi içinde sonsuza kadar işletir. Her görüşe,
gruba, partiye aynı demokratik mesafede durur. Tüm renkleri içinde barındırır. Üye
ve birey hukuku Eğitim Sen için son derece önemlidir. Hiçbir üyenin, sendikal grubun
görüşün dışlanamayacağı içine demokrasi kültürünü sindirmiş tek eğitim
sendikasıdır. Polemikleri, farklı görüşleri dost olmayanlara malzeme yapmayı doğru
bulmaz. Böylesi bir durumumdan da sendikamızın kazançlı çıkmayacağını bilir.
Farklı görüşler bizim demokratik zenginliğimizdir.
Bu görüşleri gazete sayfalarında değil, demokratik mekanizmalarımız ve işleyişimizde
aktarmak bizim saygın kültürümüzden gelir.
Referanslarımız elbette üyelerimizin geçmişi, bugünü ve illâki geleceğidir.
Bergama Eğitim Sen tüm renkleriyle hiç olmadığı kadar birbiriyle barışık, ortak
hedef ve kararlılıkla eğitim çalışanlarının sorunlarına kendini bugün de odaklamıştır.
Bergama Eğitim Sen 600'e yaklaşan üyesiyle ilçemizin en güçlü sendikasıdır.
Bergama Eğitim Sen üyelerinin özlük hukuk sorunları yanında kentimizin kültür yaşamına
da müdahale hazırlıklarıyla üyelerinin bireysel özelliklerini geliştiren biricik örgütümüzdür.
Şimdi taraf olma zamanı!
Yaşasın EĞİTİM SEN !
EĞİTM SEN
BERGAMA YÖNETİM KURULU
|
YANIKOĞLU II MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
kuzeyege@yahoo.com
|