|
MERHABA 
İbrahim Baytak
HAYAT KURTAMAK
Bir yıl önce Bergama' da sevilen, saygın bir arkadaşımız Naci USLU kalp krizi geçiriyor.
Bergama devlet hastanesi tarafından İzmir'e sevk ediliyor. Ancak kurtulamayıp genç yaşta
hayatını kaybediyor. Söylendiğine göre Bergama devlet hastanesinde ilk müdahale tam
olarak yapılsa yaşamını yitirmeyecek.
Bundan kısa süre önce Kadastro müdürlüğünde kontrol memuru olarak görev yapan İsmail
TAŞDAN rahatsızlanıyor. Bergama devlet hastanesine kadar kendi gidiyor ve tam acil
servisin önünde kendinden geçiyor. Nöbetçi doktor Mikail hemen ilk müdahaleyi yapıyor.
Daha sonra hastanede kardiyolog olarak görev yapan doktor Ayten Sayın Yazlar müdahale
ediyor. Kalbinin durmuş olduğunu görüyor ve şok veriyor. Çok kısa sürede yapılan
müdahale sonucu hastanın kalbi yine çalışmaya başlıyor ve hayata dönüyor. Daha
sonra İzmir 9 Eylül Hastanesine kaldırılıp yoğun bakıma alınıyor. Bir hafta sonra
sağlığına kavuşup taburcu oluyor.
Bütün bunları bana İsmail TAŞDAN kendi anlattı. İlk müdahaleyi yapan doktor Mikail
ve kardiyolog Ayten hanıma minnet duyuyor. Bu gün hayatta olmasının nedeni onların çabaları
sonucu olduğunu söylüyor. Ayrıca Bergama Devlet hastanesine kardiyolog gelmesinde
Kaymakam Ali ŞANLIER' in çabası olduğunu duyduğundan ona da minnettar.
İsmail TAŞDAN diyor ki, Günümüzde yaşlı genç demeden birçok kişi kalp krizi
sonucu hayatını kaybediyor. Bana yapıldığı gibi Naci USLU' ya da zamanında müdahale
edilmiş olsaydı büyük olasılıkla o da hayatta olacaktı. Bütün bunlar İlçemiz
devlet hastanesinde bir kalp uzmanının bulunmasının ve doktorlarının görevini yaptığı
zaman ölümleri engellenin mümkün olabildiğini gözler önüne seriyor.
Sıkça duyuyoruz Devlet hastanesine gelen acil hastalar ilk müdahale yapılmadan hemen
İzmir' e sevk ediliyor. Gerekçesi uzman doktor, gerekli araçların olmaması veya
doktorların riske girmekten korkması deniyor. Ancak bu durumda hasta bazen yolda hayatını
kayıp ediyor, kimi yetişse bile geç kalındığı için kurtulamıyor. Kimi ise tam
olarak iyileşemiyor.
Devlet hastaneleri yetersiz. Hasta çok, doktor az. Fakat hayat kurtarmak kadar önemli
bir şey olabilir mi? Yolda veya geç kaldığı için hayatını kaybeden hastası için
doktor "BEN MÜDAHALE ETSEYİM KURTULABİLİR MİYDİ?" diye vicdan muhasebesi
yapıyor mu?
Günümüzde vicdan ve cüzdan tartışmaları yaşanıyor. Hataları yüzünden yaşamları
sona eren insanlar için hiç kimsenin vicdanı sızlamıyor. Marmara depreminde binlerce
kişi çürük yapılan binalar yüzünden hayatını kaybetti. Bingöl depreminde de,
daha önceki Erzincan depreminde de. Hepsi binaları nasıl yaptıklarını biliyorlar.
Nasıl kum kullandıklarını, çimentodan, demirden nasıl çaldıklarını biliyorlar.
Hiç birinin ölümler karşısında vicdanı sızlamıyor. Hiç biri vicdan azabı sonucu
itiraf da bulunmuyor. Hepsi namuslu ve suçsuz olduklarını söylüyor.
Geçenlerde gazeteler yazdı; arabası ile kucağında çocuğu bir kadına çarpıyor. Çocuk
çarpmanın şiddeti ile arabanın ön camına çarpıyor. Cam kırılıyor ve çocuk ön
koltuğa düşüyor. Araç sahibi durmuyor ve kaçıyor. Birkaç km sonra çocuğu yol
kenarına bırakıp kaçıyor. Bu kadar vicdansızlık olur mu? Bu kazayı yapan kişi
yakalandı. Ne kadar ceza alır bilemem. Ancak esas cezayı biz vicdanımızda vermediğimiz
müddetçe değişen hiçbir şey olmaz. Kasten veya ihmal sonucu Orman yakanlarında
vicdanının sızladığını, suçunu itiraf ettiğini duymadım.
Cuma günü bir gazetede okudum. Yalova depremzedeler derneği kurucu başkanı Tahir
ASLAN bisikleti ile giden baba-kıza çarparak ölümüne neden olmuş ve kaçmış. 14 gün
sonra vicdan azabına dayanamayıp gidip teslim olmuş. Bu kişiyi tebrik etmek lazım.
Belki de Yalova'da depremde yaşanan acıları görmesi buna neden olmuştur. Ama dürüst,
namuslu ve vicdan sahibi biri olduğunu göstermiş. Yargı ne ceza verirse versin o geçer.
Ama vicdan azabı ne kadar sürer bilinmez.
Başta doktorlarımız olmak üzere insan, hayvan, doğaya hayat vermek. Ne kadar kutsal
bir görev. Doktorlarımız göreve başlarken HİPOKRAT yemini ediyorlar. Herkesin üzerine
düşen görevi tam yapması ve vicdan ile cüzdanı karıştırmaması gerekir. Her şeyi
yasalardan beklemeden esas ceza ve ödülü vicdanımızda, yüreğimizde hissettiğimiz
zaman bir çok şey kendiliğinden çözüme kavuşacaktır.
|
YANIKOĞLU II MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
kuzeyege@yahoo.com
|