baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)

11 MART 2003      SAYI: 553

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


DİKİZ AYNASI

keskin.jpg (14179 bytes)

İrfan KESKİN

ONLAR BİR GÜN HEPİMİZE LAZIM OLACAK
Sevgili Dostlar,
27.02.2003 Perşembe günü Ankara 1 Nolu DGM'de eski DGM Başsavcısı Nuh Mete Yüksel'in sadece ve sadece elim bir suikasta kurban giden Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Necip Hablemitoğlu'nun yazdığı 'Bergama Dosyası ve Alman Vakıfları' adlı abuk sabuk iddialarla dolu kitabına istinaden açtığı davanın ikinci duruşması vardı.
Bu duruşmada DGM Savcısı yani iddia makamı bu kitabın suç unsuru ve dava için delil sayılamayacağını söyleyerek delil yetersizliğinden davanın beraatını talep etti.
Mahkeme Heyeti de 04.03.2003 Salı günü, yani bir hafta sonra yaptığı karar duruşmasında iddia makamının beraat talebini yerinde bularak oy birliği ile aldığı kararla davanın reddine istinaden beraatına karar verdi.
Bu kararlar ertesi günü, 08.03.2003 Çarşamba günkü gerek görsel gerekse yazılı basında; bölgesel, ulusal, uluslararası medyada yer aldı. Ama gelin görün ki Bergama'yı ilgilendiren, Bergama'da vukuu bulduğu iddia edilen bu olay tarafsız ve objektif haber yaptıklarını iddia eden Bergama ve çevresinde yayım yapan yerel basında sadece gazeteniz Kuzey Ege ve Habergama dışındaki hiçbir yerel basında yer almadı. Yani bu hukuk zaferini , bu beraat kararını tüm dünya duymuş tabiri caizse sağır sultan bile duymuş, Bergamalı yerel medya çalışanları ve sahipleri duymamış(!)
Duymazlar, duyamazlar; çünkü onların kulakları kurbağanın gözleri gibidir. Görmek istedikleri şeyleri görmeye çalışırlar, duymak istediklerini duymaya çalışmaktadırlar. Efendileri öyle istemektedirler de onun içindir. Ankara 1 Nolu DGM'nin verdiği bu beraat kararı efendilerinin, çokuluslu şirket Newmont, Normandy ve Eurogold'un ve işbirlikçilerinin suratına inen 'dokuzuncu' hukuk şamarıdır. (Oktay Konyar, Sefa Taşkın, ben ve yüzlerce köylüye açılan davalar ve beraatla sonuçlananlar hariç) Ama ne yazık ki; bunların yüzüne tükürsen yağmur zannederler ve yüzlerini silip yollarına devam ederler. Hukukun şamarını yiye yiye şamar oğlanı olmuşlar ki bu şamarlara bağışıklık kazanmışlar. Onun içindir ki, bunların yasalara, kanunlara, Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerine ve mahkeme kararlarına ve Türkiye Cumhuriyeti Hukukuna saygıları kalmamış.
Necip Hablemitoğlu bu kitabı yazıp piyasaya çıkardığında ve dönemin DGM Başsavcısı Nuh Mete Yüksel'in Bergama'ya gelip ifadelerimizi alıp Ankara 1 Nolu DGM'de dava açtıktan sonra bu bilmez duymaz, yerel medya başta Sayın Sefa Taşkın, Sayın Oktay Konyar olmak üzere bizleri ve köylüleri alman ajanı ve işbirlikçileri, vatan haini ve devlet düşmanı ilan ederek gazete ve radyolarında çirkince iftira ve çamur atarak saldırdılar. Hatta bir yerel radyo ve gazete çalışanı arkadaşımız radyosunda normal yayın akışını bile sık sık keserek radyosunda ve çıkardıkları haftalık gazetesinde ajanlığımızı ve vatan hainliğimizi hatta daha ileri giderek bu suçları işlediğimiz için sokağa çıkmamamız gerektiğini yayımlıyordu.
Bağımsız yargıyı hiçe sayarak ilan-reklam ve 3-5 yüz milyon maaş alacağım diye elindeki medya gücüyle hem savcı, hem hakim olup yargısız infaz yapıyorlardı.
Bende kendilerine şunu söylemiştim: bu yaptığınız elinizdeki medya gücüyle yargıya ve hukuka müdahale ve saygısızlıktır. Üç beş kuruş için emperyalizmin tetikçiliğini yapıyorsunuz. Eğer ki iftira ve çamur attığınız bu insanlar çeşitli belge ve bilgiler ile yargıda hukuken aklandığı zaman siz sokağa çıktığınızda o insanlarla sokakta karşılaştığınızda değil o insanların yüzüne bakmak, değil o insanlara selam vermek, gönlüm böyle bir şey istemez, tavsiye etmem. Ama onurlu bir insan için intihar etmek bile düşünülebilir mi acaba demiştim. Her zaman bağımsız yargı, belge ve bilgiler doğrultusunda kararını vermiş ve bu insanlar aklanmıştır. Şimdi biz sokağa çıkmayın demiyoruz. Allah muhafaza, intihar edin de demiyoruz. Sizlerden özür dileme erdemliliği de beklemiyoruz. İlan, reklam, maaş vs. küçük çıkarlar için emperyalist güçlerin, tetikçiliğini yapmayın diyoruz. Topraklarınıza, doğanıza, çevrenize ülkemizin yeraltı, yerüstü zenginliklerine ve hepsinden önemlisi Türkiye Cumhuriyeti hukukuna mahkemelerine, yasalarımıza sahip çıkın diyoruz. Çünkü, onlar bir gün hepimize lazım olacaklardır.
İyi haftalar.



YANIKOĞLU II MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

 

 

 

 

 

ismetbaytak@hotmail.com

kuzeyege@yahoo.com

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR