İrfan KESKİN

MEDYA
Sevgili dostlar bilindiği gibi medya ülkemizde artık yargı, yasama ve yürütmeden sonra güçler dengesinde dördüncü bir güç olarak yerini almış durumdadır. Hatta zaman zaman gerek yazılı gerekse görsel olarak izlediği yayın politikasıyla kamu oyunu ciddi anlamda etkileyip yönlendirerek bu güçler dengesinde ikinci ve üçüncü sıralara çıktığı olmuştur.
Dolayısıyla burada medyaya ciddi anlamda sorumluluk, tarafsızlık ve objektif olmak düşüyor. Peki bunu Türkiye medyası uyguluyor mu ? Bu kurallara ne kadar uyuyor? Bence % 80'ni hiç uymuyor, ülkemizde ciddi anlamda bir medya yozlaşması yaşanıyor. Bu yozlaşma toplumsal yozlaşmayı da beraberinde getiriyor. Bu genel, yöresel ve yerel basında aynen böyle sürüp gidiyor. Türkiye'de gazete ana bayileri adeta züccaciye dükkanı gibi çalışıyor. Bir bakıyorsunuz kimisi çanak çömlek, tencere, tava, telefon, vcd, müzik seti vs. veriyor bir kısmı ya para karşılığı haber yapıyor, yada kendi ve koruduğu kişi ve kurumlar bazında çıkarlar doğrultusunda yanlı taraflı haberler yapıyor.
Bir bakıyorsunuz sanat ve sanatçılıkla alakası olmayan öyle veya böyle ünlü olmuş kişilerin orasını, burasını haber yaparak habercilik yaptığını sanıyor. Fakat toplumun, hayatın, yaşamın gerçeklerinden bir şey yok ?
Geçen yıl Başbakan Ecevit'e 75'lik devrimci diye büyük başlık atan büyük bir gazete bu yıl tukaka deyip yazmadığını bırakmıyor. Yine daha iki yıl önce Tansu Çiller'e karşı savaş açıp her türlü ipliğini pazara çıkarmaya çalışan başka bir büyük medya gurubunun yayın organları bu yıl Tansu Çilleri göklere çıkartıyor. Daha Buna benzer bir sürü şeyler bu medya kokuşmuşluğu sadece genelde değil yerelde de aynı Ege Bölgesinde yayın yapan iki bölgesel gazete var. Ama bu gazeteler Ege bölgesindeki Belediye Başkanları ve EBSO ve Bergama'da 12 yıldan beri kavga eden Normandy altın madencilik hakkında alehte veya eleştirsel hiçbir haber yapamazlar veya yapmazlar.
Nedeni ise apaçık reklam ve ilan alamama korkusu aynı şekilde Bergama bölgesinde yayın yapan dört yerel gazete var. Bunların üç tanesi belediye ve özellikle Normandy altın madeni aleyhindeki ve eleştirilsel haber, yazı ve yorumları yayınlamaları mümkün değil. Nedeni aynı reklam ve ilan alamama korkusu ama öbür tarafta madene karşı olan köylüler, kişi ve kurumlar hakkında çıkan alehte, eleştirsel her türlü haberi noktasından virgülüne kadar geçiyorlar. Ama madene karşı olan köylülerin, kişi ve kurumların lehinde gelişen hiçbir haber, yorum ve yazılara yer veremiyorlar. Madene karşı olan köylülerin, kişi, kurum ve ulusal yayın yapan radyo, tv ve gazeteler duyuyor veriyor ama bu üç yerel gazeteler duymuyor, duyamıyor ve haber olarak veremiyor. Nedeni Normandy altın madenine hoş görünüp biraz daha fazla reklam ve ilan koparmak. Sanki eline çomaklı şeker verilmiş bir çocuk gibi uslu durmayıp yaramazlık yaparsan şekerini alırım güdümlü hale getirilmiş. Halbuki iş ilan ve reklam işine geldiğinde dört yerel gazetede belediyeden ve madenden eşit bir şekilde reklam alıyor. Peki iyi nerede kalıyor yayıncılığın kaburgası olan tarafsız, ilkeli, dürüst objektif yayıncılık ? Halbuki bu ilkelere uyup birlik, beraberlik ve örgütlü bir şekilde çalışsalar istedikleri yerden istedikleri gibi ilan ve reklam alabilecekler bunu yaparken de asıl görevleri olan toplumu doğru yönlendirmenin mutluluğunu yaşayacaklar.
İyi Haftalar.
Not: 12.07.2002 Cuma günü Değerli Avukat Arkadaşımız Turgay Konyar Annesi Çevre Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar'ın Üvey Annesi Safiye Konyar vefat ederek aramızdan ayrıldı kendisine Rahmet Konyar Ailesine başınız sağ olsun diyorum.

YANIKOĞLU II MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

ismetbaytak@hotmail.com

kuzeyege@yahoo.com

HER SALI GÜNCELLENİR